Areca Roe, “Housebroken” (Evcil) isimli serisini oluşturmaya karar verdiğinde 2010-2011 yıllarıydı ve bu dönemde kendisi A.B.D. ve Avrupa’daki hayvanat bahçelerini fotoğraflıyordu. O dönemin hemen arkasından da evcil hayvanları fotoğraflamaya başladı. Hayvanat bahçelerine kıyasla hayvanlarla daha sağlıklı ve samimi iletişim kurabildiğimizi düşündüğü mekanda, evdeydi artık Areca Roe.
Sanatçı “evcil” hayvanları kendi evlerinde çekmeye başladı fakat bu hayvanlar görmeye alışkın olduğumuz evcillerden değildi. Biraz sıra dışı, vahşi bakışlı ya da görünüşlü olanlar kadrajındaydı Areca’nın. Bu vahşi hayvanların; sahipleriyle ve mekanla kurduğu ilişki sanatçının başından beri ilgisini çekiyordu.
Ekoloji ve Biyoloji okuyan Areca Roe, “Evcil” serisine başlamadan önce; egzotik bir hayvan besleyen insanların bu hayvanları statü sembolü olarak kullandığını düşünüyormuş. Ancak çekimler sırasında fark etmiş ki bu hayvanlar, onları besleyen insanlar için birer statü sembolünden çok daha fazlası. Tanık olduğu o özel ilişkilerin öne çıkan oyuncularını işte böyle fotoğraflamış…
Başka N’olmuş: Vahşi doğanın doğum-ölüm döngüsünü grotesk çizimleriyle sahneliyor